Futurist Ufuk Tarhan

Dubai Gelecek Müzesi – Museum Of The Future – İzlenimlerim

Tüm yazılar

2 May. 2023 / Ufuk Tarhan'dan

ufuktarhan.com - 14 Ekim 2022

Dubai Gelecek Müzesi – Museum Of The Future – İzlenimlerim...

10-13 Ekim 2022 tarihleri arasında, Dubai Future Forum kapsamında Museum Of the Future’da gerçekleştirilen ve 400 özel davetli Fütüristin katılımı ile gerçekleştirilen Dünyanın En Büyük Fütürist Buluşmasına katıldım.

“Dilek ve düşüncelerinize dikkat edin, gerçekleşebilirler” sözünü doğrularcasına hiç ummadığım bir anda gerçekleşen seyahatimin hikayesi şöyle;

Bu linkte göreceğiniz gibi Şubat ayında, Gelecek Müzesi açılır açılmaz, çok heyecanlanmış sosyal medyada ilk paylaşanlardan biri olmuştum. Ve içimden de “Ah gidebilsem bir ara” diye geçirmiştim. Hatta orada etkinlikler yapıldığını fark edince “keşke konuşmacı olsam” da demiştim. Ve birkaç ay sonra bu daveti aldım. Üstelik de BAE’nin konuğu olarak gittim ve elimizi sıcak sudan soğuk suya değdirmediler. Her bir detayı en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş, keyifli, verimli bir gelecek turu yaptım, geldim. Şimdi de sizinle paylaşıyorum. Daha iyi bir gelecek yolunda yaptığınız çalışmalar için yararlanmanızı, bilgilenmenizi ve esinlenmenizi dilerim.

Ayağımızın tozuyla workshop ve toplantılara katıldık...

Uçaktan iner inmez Gelecek Müzesi’nin yanı başındaki Emirates Towers’da Dubai Future Foundation tarafından yaratılan “Gelecek Çalışmaları Merkezi”ne gittik. Orada Millennium Project (MP) ve Birleşmiş Milletler’in UN Global Pulse (Küresel Nabız) ekibinin ortaklaşa düzenledikleri “UN Global Data Governance 2050 Scenarios – BM Küresel Veri Yönetimi 2050 Senaryoları” workshop’una, öğleden sonra da MP’in Think Tank toplantısına katıldık. Hem bu çalışmalardan hem de dinlediğim konuşmacılardan süzdüklerimi, gözlemlerimi, ilave bazı bilgileri tablet haline getirdim, aşağıda paylaşıyorum;

Geleceği Şekillendirme Merkezi ya da Gelecek Çalışmaları Merkezi

Web sitesine göre “Geleceği Şekillendirme Merkezi” de denebilecek alan çok modern, estetik, oldukça ferah bir ortak çalışma mekânı olarak tasarlanmış.

Girdiğiniz andan itibaren hemen her yerde “Bugün, büyük beyinler, geleceği dizayn etmek için buradalar” gibi esinlendiren, motive eden ve merkezin vizyonunu yansıtan sloganlarla ve cümlelerle dolu.

İrili ufaklı pek çok şekilde tasarlanmış kapalı ya da açık ortak / tek çalışma odaları, salonları, lab’ler ile donatılmış. Çok önemli bir kısmı gençliğe, öğrencilere ayrılmış. Son derece konforlu, her an çok leziz ama hafif yiyecekleri, içecekleri bulabileceğiniz atıştırma alanları, kahve içme noktaları ile donatılmış.

Tahmin edeceğiniz gibi her yer kocaman, interaktif ekranlarla dolu. Hepsinde önünde durup seyretmeniz gereken bilgiler akıyor. Her yer cam ve şeffaf ama dilerseniz kapatılabiliyor da. Geçerken görüyorsunuz, insanlar harıl harıl gelecek için çalışıyorlar. Odaların ve bölümlerin isimleri yaratıcı, esinlendirici ve hepsi de gelecekle ilgili.

Dünyanın ilk sanal bakanlığı, “Olasılıklar Bakanlığı” ve görevi:

Sıkı durun; Dünyanın ilk Sanal Bakanlığı “Ministry of Possibilities – Olanaklar Bakanlığı”nın fiziksel ofisi de bu binada.

Hükümetin sistemik imkansızlıklarını sorgulamak ve çözmek için oluşturulan bu sanal bakanlığın görevi; “Gelecek için yeni hükümet sistemleri inşa etmek”. Web sitesi bizzat başbakan Şeyh Mohammed bin Rashid Al Maktoum‘un ön sözleri ve instagram hesabı ile açılıyor.

Gelecek çalışmalarının finansmanı ve yönetimi Dubai Future Foundation’da...

Tüm bu gelecek çalışmalarının finansmanı, yönetim ve koordinasyonu Gelecek Vakfı olarak tercüme edebileceğimiz Dubai Future organizasyonu tarafından yapılıyor.

Devletin finanse ettiği vakıf vizyonunu “Kamu ve özel sektör ortaklarımızla iş birliği içinde Dubai'nin geleceğini yeniden hayal ediyor, ilham veriyor ve tasarlıyoruz. Amacımız Dubai'yi geleceğin dünyanın önde gelen şehirlerinden biri yapmaktır.” diye açıklıyor.

Vakfın en yakın ilişkide olduğu bakanlıklar; İleri Teknoloji Bakanlığı ile Yapay Zekâ, Dijital Ekonomi ve Uzaktan Çalışma Uygulamaları Bakanlığı”. Evet yanlış okumadınız... Henüz “Gelecek Bakanlığı” kurmamışlar ama resmen yukarıdaki isimlerde ve işlevlerde bakanlıkları ve gelecek çalışmaları için müthiş atakları var.

Kısacası petrol para etmediğinde ne yapacağız diye çok evvelden düşünüp geliştirdikleri sayısız projeleri ve gördüğüm kadarı ile bizzat bu fon tarafından yetiştirilen kızlı erkekli, son derece özgüveni yüksek, çok iyi eğitim alan, gözlerini fıldır fıldır teknoloji ve gelecek bürümüş gençleri ile geleceğe bayağı sıkı hazırlanıyorlar.

Museum Of The Future, üzerindeki yazıların anlamı ve bazı dikkat çekici detaylar:

In Dubai, the Museum of the Future Conveys a Message - The New York Times

Dünyanın “İlk Gelecek Müzesi” ve “Dünyanın En Güzel Binası” olma unvanına hakkını vererek sahip olmuş alanda gezdiğim, gördüğüm, algıladığım detayları sizler için kaydettim. Hem görsel olarak hem de bu yazı ile aktarıyorum;

Yukarıdaki videodan izleyebilirsiniz. Sizler de görmüş kadar olun istedim. İnşallah bir gün gerçekten de gidip gezersiniz. Oldukça etkileyici. Tabii ki daha ilk senesi ve yapılabilecek çok şey, "şu da olsaydı", vb. denebilecek, eksik, unutulmuş, atlanmış pek çok şey var. Ancak bütün olarak baktığınızda “Dubai Vizyonuna” şapka çıkarıyorsunuz. 2013 Şubat’ında Dubai hakkında yazdığım yazıyı da okumanızı öneririm.

Şubat 2022’de açılan ve daha açılmadan çok karmaşık bir mühendislik ve mimarlık eseri olan, eşsiz bir tasarıma sahip, üretiminde kullanılan ileri teknolojilerle ve malzemelerle ödüller alan, en müşkülpesentlerin dahi takdirini kazanan Gelecek Müzesi, uzun yıllardır Dubai ile özdeşleşmiş olan Burj Al Arab ve Burj Al Khalifa’nın pabucunu dama atacak ve şehrin, ülkenin yeni imza binası ve güçlü bir pazarlama aracı, çekicilik unsuru olacak gibi görünüyor.

Binanın üzerinde Arap harfleriyle yazanlar;

Her şeyden önce binanın üzerindeki Arap harfleriyle bezenmiş kaplama, sadece estetik açıdan değil, felsefi açıdan da anlam taşıyor. Üzerinde yukarıdan bakınca ve her cepheden okunacak şekilde manalı sözcükler ve fütüristlerin ezber ettiği üç adet cümle var;

- Yüzlerce yıl yaşamayacağız ama yüzlerce yıl kalacak bir şey yaratabiliriz.

- Gelecek, onu hayal edebilen, tasarlayabilen ve inşa edebilenlerin olacaktır, gelecek beklemez, gelecek bugünden tasarlanabilir ve inşa edilebilir.

- Yaşamın yenilenmesinin, uygarlığın gelişmesinin ve insanlığın ilerlemesinin sırrı tek kelimeyle: Yeniliktir.

Binaya dair önemli bilgiler:

- Gelecek Müzesi, Killa Design tarafından tasarlanmış.

- Binanın dış cephesi paslanmaz çelikle kaplı. Oval gümüş ışıltılı bir yüzüğü andırıyor. Çevrecilikle ve sürdürülebilirlikle ilgili tüm puanlarda en yüksek notlara ve LEED sertifikasına sahip.

- Yapının üzerine yerleştirildiği yemyeşil tepe dünyayı sembolize ediyor. Binanın kendisi insanlığın olağanüstü yaratıcılığını ve çevresiyle uyum sağlama yeteneğini, dış cephesi de insanlığın sanata ve yaratıcılığa olan sevgisini temsil ediyor.

- Şimdiden pek çok mimari ödül alan müze, National Geographic dergisi tarafından dünyanın en güzel 14 müzesi arasına girmiş durumda.

- Tasarım teması, Feng Shui konseptinden ilham alınarak yaratılmış.

- Işıltılı paslanmaz çelik kaplı müzenin yüksekliği 77 metre. 17.600 metrekarelik bir alana yayılıyor.

- 1024'e yakın paslanmaz çelik ve cam elyaf panel kullanılarak inşa edilmiş. Panellerin dikişsiz, derzsiz montajı için havacılık endüstrisinde kullanılan teknikler kullanılmış.

- Toplam 7 kat var. Altı kat sergiler, çalışma mekanları, laboratuvarlar, en üst yedinci kat da büyük konferanslar için düzenlenmiş.

- Tüm iç mekânlar beyaz, açık bej ve çok aydınlık, ferah. Her yerden gün ışığı alacak şekilde inşa edilmiş. Işıkla renklendirmelerde ise daima çok huzurlu geçişlerle gökkuşağı tonları kullanılmış. Karamsarlık çağrıştıran, geren hiç bir ortam yok.

- Biz oradayken mi öyleydi bilmiyorum ama asansörlerden çıkıldığı anda çok tatlı bir tütsü kokusu yayılıyordu.

- En etkilendiğim bölüm, dördüncü katta yer alan “Genetics Library – Genetik Kütüphanesi” oldu. İnsanlığın diğer canlılarla uyum ve saygı içinde yaşamasına öykünen bir anlatım ve renk harmonisiyle 2400 kristal kavanoza yerleştirilmiş, halen var olan veya nesli tükenmiş yaşam formlarının görüntüsü müthişti. Kavanozlar scan edildiğinde o canlı ile ilgili daha detaylı bilgi de alınabiliyordu ki bu bölüm tek kelime ile “akla zarar” kategorisinde idi.

- Robot Ameca ikinci katta idi. Kendisi ile uzun uzun konuşma fırsatım oldu. Bir kısmı bu videoda bir kısmı da yukarıdaki videoda. Gerçekten de çok gelişmiş ve gelişecek bir robot olduğu belli. Internet ve enerji sorunu hallolduğunda sahaya çıkmaya hazır gibi geldi. Sadece o değil, tüm insansı robotlar 10 sene içinde öncelikle hastane, eğitim, turizm, eğlence alanlarında hizmete başlarlar. Çok kısaca uğrayabildiğim Gitex fuarında toplu satışa hazır pek çok üretici gördüm.

- Müze girişine konan robot köpek pek hantaldı. Eminim daha sonra daha iyilerini servise koyarlar.

- Çocuk bölümü de neredeyse boştu, belli ki orayı tam yetiştirememişler. Bir dahaki gidişimde çok daha dolu ve ilginç bulacağımdan eminim.

Kısacası, eğer olanak varsa, olursa, mutlaka gidilip görülmesi gereken bir yer. Biz fütüristler için özellikle önemli ve nihayet “bizi buluşturabilecek bir organizasyon, bize yakışır bir merkez” dedirten önemli bir gelişmeye şahit olduk. Videoya da göz atmayı unutmayın. Beğeni, paylaşım yapmayı da unutmayın lütfen. Çok emek verdim, motivasyona ihtiyacım var😊

Fütürist çalışmalardan ve paylaşılanlardan aldığım notlar, gözlemlerim, cımbızladıklarım;

Önce Millennium Project hakkında:

Dubai’ye Millenium Project (MP, Bin Yıl Projesi) üyesi olarak katıldım. MP, 1996 yılında Birleşmiş Milletler Üniversitesi için Amerikan Konseyi bünyesinde kurulan ve 2009 yılında bağımsız hale gelerek dünya çapında 71 Ülkede (Node) temsiliyeti bulunan küresel bir düşünce organizasyonu. Sitesinde tüm bilgiler var, göz atmanızı öneririm.

Amacı: Daha iyi bir gelecek inşa etmek için insanlığın beklentilerini ve farkındalığını yükseltmek.

Misyonu: Gelecek hakkında düşünmeyi geliştirmek ve bu düşünceyi kullanılabilir kılmak, bugünden daha iyi kararlar almak için gelecekle ilgili bilgi biriktirmek ve yaymak.

Vizyon: Bir hükümet, bir mesele veya bir ideoloji adına değil, hepimiz için daha iyi bir gelecek inşa etmek üzere tüm insanlık adına yararlı bilgiler üretecek bir düşünce kuruluşu olmak, küresel bir uzgörü ağı, kolektif bir etkileşim sistemi oluşturmak.

2006 yılından bu yana Fütüristler Derneği olarak MP ile çalışmalara katılıyoruz. Özellikle online yapılan Delphi Anketlerine aktif bir şekilde katkı veriyoruz. MP son derece değerli gelecek senaryoları ve raporları yayınlıyor. Mutlaka sitesinden yayınlarını edinmenizi öneririm. Örneğin, aşağıdaki araştırma kapağına tıklayarak ücretsiz PDF’ini indirebilirsiniz. Burada da PDF sunumu var.

Notlarım, gözlemlerim;

- Bizim MP grubunda 30’dan fazla, farklı ülkeden fütürist, akademisyen, kanaat önderi, bilim insanı vardı. Karantina nedeniyle Çin temsilcisi gelemedi. Ona üzüldüm. Çinli bir fütüristle konuşmayı, doğrudan bir Çinliden bilgi almayı gerçekten istiyordum.

- Geleceğe dair konuşulanlar, fikirler, tartışmalar, farkındalık seviyesi aslında bizim, özellikle de benim size anlattıklarımdan farklı değil hatta bazı konularda daha ilerdeyiz.

- Future Forum’da benden başka iki Türk daha vardı. Gurur duydum. Biri Manchester Üniversitesi’nde gelecek araştırmaları yapan ve “Gelecek Öğretilebilir mi?” başlıklı oturumda konuşma yapan Dr. Özcan Sarıtaş, diğeri de yıllardır Dubai’de yaşayan ve MP’nin Dubai bacağını temsil eden Selin Vural. Selin bizi orada yaşadığı için adeta ev sahibi gibi ağırladı. Harika bir Türk restoranı daha doğrusu aynen Türkiye'deki lezzetleri yansıtan, tüm çalışanları da Türk olan Sıralı Kebap'a götürdü. Yolu düşen mutlaka uğrasın. Her ikisi ile de bundan sonra daha sıkı iş-güç birliğinde olacağımızdan hiç kuşkum yok.

Fotoğraflar: Solda Dr. Özdan Sarıtaş ile. Sağda, MP Başkanı Jerome Glenn ve Selin Vural ile



Tüm ülkelerin gelecek uzgörüleri ve kaygıları hemen hemen aynı noktalara odaklanıyor. Ancak en tepede neler var derseniz aşağıda sıralıyorum;

- Yapay Zekanın kontrolsüz gelişim ve kötü insanların, sömürgen güç odaklarının kontrolüne geçme ihtimali ile bunun önlenmesi tüm tartışmaların odağında. Yapay zekâ gelişiminin düzgün olabilmesi için küresel ve yeni, geleceğin ihtiyaçlarını da gözetecek bir insan hakları tanımının, beyannamesinin yapılması gerektiği her katmanda en tepede, en riskli konu.

- Yukarıdaki endişenin gerçek olmaması için “verinin kimler tarafından yönetildiği – data governance” konusunun çok kritik olduğu ve yapay zekâ algoritmalarının insanileştirilmesinin zorunluluğu konusunda büyük bir görüş birliği var.

- 2025 ve 2030 arasında çok büyük değişiklikler olması bekleniyor. Buna öncelikle, internet ve enerjide yapılacak yeni buluş ve gelişmeler sonra da blokchain’e kripto paralara ve dijital dünya vatandaşlığına geçiş sebep olacak deniyor. Bu yıllarda dönüşümün çok hızlanacağına ve yeni dijital sistemlerin, robot ve yapay zeka kullanımın, metaverse’ün, NFT’nin günlük hayata yayılacağına kesin gözü ile bakılıyor.

- Eğitimin nihayet büyük değişim geçireceği, çeşitli yöntemlerin ve okul-eğitim modellerinin ortaya çıkacağı ancak pek çoğunda Finlandiya modelinden esintiler görüleceği, ileri teknoloji kullanılacağı düşünülüyor. Benim duyduğum en enteresan okul modeli “Travelling School” idi. Linkini verdim, incelemenizde yarar var.

- Teknolojik gelişmeler nedeniyle kaçınılmaz görünen işsizliğe tek çarenin insanların yetkinliklerinin geliştirilmesinin, bunun için devlet, kurum ve küresel desteklerin şart olduğu hemen her vesile ile dile getirildi, raporlara girdi. Yetenek gelişimine özel fonlar yaratıp kaynak ayıranlar yeni geleceğin kazananları olacak.

- “Yaşlanan insan nüfusu” büyük sorun olarak görülüyor. Bu podcast’te ben de epey bilgi vermiştim. Yaşlanmanın, hatta ölümün 2045-50’lere kadar büyük ölçüde çözüleceği, altı bilimsel olarak da doldurulan tartışmalarda kuvvetli tahminler, senaryolar arasında. Bu konuda önemli çalışmalar yapan, kitap yazan, “Ölümsüz İnsan” kitabı Türkçeye de çevrilen, Ray Kurzweil’in yakın arkadaşı Jose Corderio (size özel röportaj yaptım, ayrıca yayınlayacağım) yaptığı konuşma ile en dikkat eken isimlerden biri oldu. Burada daha önce yaptığım kitap tanıtım videosu var. Aşağıdaki fotoğraf da bana "Kitabını mutlaka tercüme ettirmelisin!" derken.

- Fütürizm, Fütürist Çalışmalar, Gelecekçiler yeni dönemin yükselen yıldızları arasında olacak çünkü dünyada “gelecek farkındalığı” hala çok düşük seviyede. Bireysel ve kitlesel çlçekye yeni bir “geleceğe bakış anlayışının ve aksiyonerliğin” gerektiği çok belli.

- Laboratuvar etleri, gıdaları ile dikey çiftliklerden beslenme konusunda fütüristlerde hiçbir şüphe tereddüt yok. Kaçınılmaz olarak bu alanlarda, tarımda, hayvancılıkta, gıda üretiminde yeni devrimlere ihtiyaç duyulduğu konusunda neredeyse herkes mutabık. Sürdürülebilirlik ve sağlık adına yeni anlayış ve çözümler kaçınılmaz.

- Gelecek 20-25 yıl sağlık alanında inanılmaz buluş ve gelişmelere sahne olacak, kansere çare nihayet bulunacak. Yaşlanma durdurulacak (Jose Cardeiro'nun videosunu izleyip, kitabını okuyun).

- Yeni keşiflerin çoğunu ve özellikle yeni enerji kaynaklarını uzay araştırmaları sayesinde bulacağız. Dünya yeni ve çok büyük bir uzay çalışmaları dönemine girdi.

- Hal böyle iken benim Yarının İşini Yarına Bırakma kitabımda yazdığım “Kardashev Skalası” ve “Tip-1 Medeniyet" seviyesine geçme zorunluğumuzdan kimsenin, hatta Michio Kaku’nun dahi söz etmemesini çoook garipsedim. Oysa bu konu gelecek yüzyıla geçişimiz için ön koşul gibi önemli bir seviyede.

- Paradigmalarımızda büyük değişiklikler yaşayacağız. İnsan odaklılıktan, insan ve yerküre odaklı düşünceye geçeceğiz. Bu dünyada yalnız olmadığımızı hatırlayacak, diğer canlılarla hatta cansız varlıklarla dahi uyum içinde yaşamak zorunda olduğumuzu fark ettiğimiz ve gereklerini yapacağımız yepyeni bir çağa geçişin adımlarını atmaktayız.

Bu adımlarda aşağıdakiler belirleyici olacak;

. Çoktan, daha iyiye
. Kontrolden, uzlaşmaya
. Zenginlikten, refaha
. Kibirden, alçakgönüllülüğe geçiyoruz.

- Ulus devletler 2050’lerde hala olacak ancak neredeyse sembolik kurumlar haline gelecekler. Yeni nesilde sınırların hemen hiç önemi kalmayacak, Dünya Vatandaşlığı esas olacak. Günümüz liderleri eski model son örnekler olarak yok olup gidecekler. Doğal olarak bunlar sayesinde beslenen “organize suç örgütleri ve halkını dolandıran her türlü yapı” güç kaybedecek, yok olmaya başlayacak.

- Büyük şirketlerin ve sivil inisiyatiflerin STK’ların gücü ve önemi çok artacak.

Evet ana hatlarıyla...

Ve upuzun, neredeyse mini bir kitap kadar kapsamlı Dubai özetimin son bölümünde bu büyük organizasyonu ve vizyonu kurgulayan, gerçekleştiren Birleşik Arap Emirliklerine dair bilgileri de ekleyip, son vereyim. Bende yazacak, sizde okuyacak hal kalmadı galiba:)

Ama birilerinin de salt geleceğin kendisi için çalışması gerekiyor. #GelecekGüzelGelecek

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) hakkında kısa bir özet:

Siyasi parti yok, emirler yönetiyor…

16. yüzyılda baş gösteren Portekiz tehlikesi karşısında harekete geçen Osmanlı Devleti burayı kendi topraklarına katmış, ancak İngiltere 1892’de bölgenin kontrolünü ele geçirmiş. İkinci Dünya Savaşından sonra ise emirliklerin bağımsız devlet olma ve İngiltere’nin bölgeden çekilme süreci başlamış. 1971 yılında Abu Dabi ve Dubai’nin de içinde bulunduğu altı emirlik BAE’yi kurmuş. Devletin kurucu emirlikleri; Abu Dabi, Dubai, Acman, Füceyre, eş-Şarika ve Ummü’l-Kayveyn.

BAE, monarşi ile yönetiliyor. Abu Dabi Emiri devlet başkanı, Dubai Emiri de başbakan. Hiçbir siyasi parti yok. Devlet başkanı yasama ve yürütme erklerine sahip. Yedi emirin oluşturduğu “Yüksek Konsey” ülkedeki en üst düzey karar mercii. Dış politika, güvenlik ve askeriye Abu Dabi Emirliği’nin kontrolünde. Ülke topraklarının %90’ı Abu Dabi emirliğinin. İkinci büyük emirlik olan Dubai de ülkenin ticaret merkezi. Dubai Emirliği’nin yönetimi ve BAE başbakanlık görevi Mahtum ailesinde.

Dünyanın en değerli pasaportlarından birine sahip, vatandaşlık (neredeyse) verilmiyor! Kişi başı ortalama gelir 40.000$

BAE’nin bağımsızlığını ilan ettiği tarihlerde 200.000 civarında olan nüfusu, 2021 verilerine göre 10 milyon civarında. Ülke nüfusunun %90’a yakını göçmenlerden oluşuyor. Vatandaşlık müracaatı için öncelikle en az 17 yaşında, 20 yıl ülkede ikamet etmiş, hiçbir suçtan mahkûm olmamış olmak ve akıcı Arapça konuşabilmek gerekiyor ancak realitede kayda değer başarılara imza atmış (ödüller, patentle almış olmak, kallavi mal varlığı bulunmak, vb.) yatırımcı, bilim insanı, doktor, mühendis, sanatçı ve yazar değilseniz vatandaşlık verilmiyor demek daha doğru olur. BAE, dünyada en zor vatandaşlık alınan ülkeler arasında. Ayrıca BAE pasaportu, dünyanın en çok ülkeye vizesiz seyahat sağlayan en değerli pasaportlarından biri. Birleşik Krallık’la Elektronik Vize uygulaması var.

Vatandaşlık vermekte bu kadar titiz ve isteksiz olmalarının sebebi, BAE vatandaşlarına verilen göz kamaştırıcı haklar olsa gerek. Kısa bir özet yapmak gerekirse; BAE vatandaşlarına sağlanan olanaklar:

- Kişi başı ortalama milli gelir 40.000$
- 19.000 $ evlenme desteği.
- İhtiyacı olanlara tek sefere mahsus borçlarını tamamen sıfırlama imkânı. Bazı durumlarda BAE
   yönetimi, bütün Emirlik vatandaşlarının borçlarını bayram öncesinde sıfırlıyormuş.
- Eğitim ve sağlık hizmetleri tamamen ücretsiz.
- Başarılı öğrencilere yurt dışında okumak için burs ve para desteği.
- Ev inşa etmek isteyenlere bedava arazi tahsisi.
- Elektrik ve su faturalarına destek.
- Kamu kuruluşlarında iş bulmak için öncelik, bazı özel sektörlerde de aynı uygulama var.
- İşe giren emirlik vatandaşlarına, yabancı çalışanlardan çok daha fazla ücret ödemesi.

BAE - Ekonomiye ve genel duruma dair bilgiler.

BAE Ortadoğu coğrafyasında ABD’ye yakın ülkelerden biri. İsrail, Mısır ve Suudi Arabistan hattına dâhil. Türkiye ile ilişkileri genellikle gergin. Son dönemde yumuşama emareleri olsa da durum belirsiz.

Singapur ve Hong Kong modellerini örnek alan ve bölgenin en zengin ülkelerinden biri konumunda olan BAE’nin de diğer Ortadoğu ülkeleri gibi ekonomisi büyük oranda petrol ve doğal gaza dayalı.

400 milyar dolarlık millî geliri ile Suudi Arabistan ve İran’dan sonra Ortadoğu ve Afrika’da üçüncü.

40.000 dolara yaklaşan kişi başı ortalama yıllık gelirle de ikinci sırada yer alıyor. Para Birimi: BAE dirhemi (1 dolar 3.67 dirhem). Enflasyon Oranı, %-2 (2020), Reel Büyüme Hızı: %-5,9 (2020)

Son yıllarda petrol fiyatlarında yaşanan düşüş, ihracat gelirlerini ve dolayısıyla ekonomiyi olumsuz etkilese de halen sahip olduğu zengin petrol yatakları (dünyanın altıncı en büyük rezervine sahip), sağladığı vergi avantajları sayesinde uluslararası ticaretteki konumu (özellikle re-export, limanlarındaki ve serbest ticaret bölgelerindeki altyapı + hizmetler son derece gelişmiş durumda) ve son yıllarda turizm, eğlence ve cazibe merkezi hâline gelen Dubai sayesinde hâlâ dünya ekonomisinin önemli aktörlerinden biri.

Yüzölçümü: 83.600 km2, %97’si çöl.
Nüfus: 10 milyon (2021) - Ortalama Yaşam Süresi: 79,3 yıl (2021) - İşsizlik Oranı: %5 (2020)
Dil: Arapça, İngilizce - Okuma-Yazma Oranı: %93.8 (2015)
Din: %76 Müslüman, %9 Hristiyan, %7 Hindu, %2 Budist, %6 diğer
Etnik Dağılım: %15 BAE’li, %25 Hindistanlı, %13 Pakistanlı, %12 Mısırlı ve diğer Arap halkları, %7 Bangladeşli, %6 Filipinli, %4 İranlı, %3 Sri Lankalı, %15 diğer (Avrupalı, ABD’li, Kanadalı, Afganistanlı, Nepalli vd.)
İklim: Çöl iklimine yakın tropik. Yaz ayları sıcaklık ortalaması 40-45 derece. Kışlar daha serin. Ani hava değişiklikleri ve kum fırtınaları sık yaşanır. Yağış miktarı kıyılarda az. İç bölgelere daha fazla.

Ve bazı ilave fotoğraflar...

Soldan sağa;  Abu Dhabi'den IT müdürü ve kodcu iki Tekno Kadın arasında mesut ben. Azerbeycan'dan yakın dostum Prof. Reyhan Hüseynova ve MP başkanı Jerome Glenn,  aramızda da Ameca ve ben:)

Soldan sağa; Ben, ABD'den Dr. Peter Bishop, Prof. Hüseynova. İngiltere'den Rohit Talwar, Prof. Hüseynova ve ben.



Dubai'den ve Gelecek Müzesi'nden görüntüleri içeren video için buraya tıklayın

İnsansı Robot Ameca ile sohbetimizi izlemek için buraya tıklayın

Jose Cordeiro söyleşisi için buraya tıklayın (hazırlanıyor)

Bu yazıyı da okuyabilirsiniz. (Vizyon candır! Dubai...)